


|
 |

Konu

Sanat nedir ve nerede baþlamýþtýr? Neden sanat yaparýz ve sanat neden deðiþir? Julian Bell 21. yüzyýl için sanatýn yeni bir hikâyesini anlatýrken, aklýnda olan birçok sorudan bazýlarý bunlardý.
Ýnsanoðlunun hammaddeden bir þekil yaratýrkenki ilk dürtüsünden birçok modern galeri enstalasyonuna kadar, dünya halklarý her zaman imge-yaratýmýnýn cazibesine kapýlmýþtýr. Üsluplar ve dönemler gelip geçerken, görünüþte birbirleriyle baðlantýsý olmayan gelenekler arasýnda merak uyandýrýcý baðlar keþfedilmeyi bekliyor. Kendisi bir ressam olan Bell, sanatýn ortak deneyimlerimizin ürünü olduðunu ve onun, bir ayna gibi, insan durumunu ve en temel kültürel zihin uðraþlarýmýzý nasýl yansýttýðýný açýða çýkarmak için çok geniþ bir alana yayýlmýþ (hem bilindik hem de daha az bilinen) bir dizi nesne kullanýyor. Önceki sanat tarihlerinin izlediði yoldan gitmeyen Bell, okurun düþüncelerini sorgulayacak ve onu aydýnlatacak baðlantýlar ileri sürerek, özenle küresel bir perspektif seçti: Güney Hindistan'dan dans eden bronz figürler, Romanesk heykeller, Barok tavanlar ve paha biçilmez Pers el yazmalarý, evrensel yaratýcý içgüdümüzün olaðanüstü miraslarý olarak birarada ele alýnýyor.
Bell, sanat dünyasýnýn içinden biri olarak ve kendinden emin bir üslupla, bu muhtelif parçalarý özenle yazýlmýþ, kolay anlaþýlýr ve ilgi çekici bir anlatýma dönüþtürüyor. Hem daha geniþ bir sanat tarihine mükemmel bir giriþ hem de sanatsal zihne kýsa bir bakýþ: Bu nefes kesici anlatý yeni kuþak okurlar için bir mihenk taþý olacak.
|