


|
 |

Konu

Bu kitabý okumadan önce, âbidevî eserleri barýndýran bu kitabýn kýymetli metnine kendinizi kaptýrmadan sayfalarýnda þöyle bir dolaþmanýzý, iki kapak arasýna itina ile yerleþtirilmiþ fotoðraf karelerinin içine dalarak bir gezinti yapmanýzý istirham ederim. Goethe, pratik bir sanat veya estetik bir teknik olarak mimarlýðý, dondurulmuþ müziðe benzetir. Yukarýdaki tavsiyeme uydu iseniz, eminim þimdi bu satýrlarý bu kitabýn sayfalarýna serpiþtirilmiþ sessiz müziðin býraktýðý haz ile okuyorsunuzdur. Zira söz konusu bu müziðin bestecisi, Türk-Ýslâm mimarî sanatýnda kendine has üslubuyla eþsiz bir konuma yerleþmiþ olan Mimar Mimarînin, devlerin alfabesi olduðu söylenir. Yaþadýðýmýz mekâný mimarî unsurlarla ifade eden taþ ile iþlenmiþ bu edebiyat eserlerinde þiirin sembolik anlatýmý iþlenir. Hiç þüphesiz ki, Mimar Sinan sadece Osmanlý Türk tarihinin deðil, tüm dünya medeniyetinin gelmiþ geçmiþ en önemli taþ yazarlarýndan biridir. Taþa iþlenmiþ anlam, taþta dondurulmuþ müzik, fýrýnlanarak taþlaþmýþ lale bahçeleri, statik ilmi ile ifade edilen mimarînin; baskýn ve esasýnda mimarýn sembolik anlatýmýný yüzyýllarýn ötesine taþýyan öðeleri gibi gözükse de, bir taraftan da mimarî, insan bu mekânlarý kullandýðý müddetçe yeniden yaþanan, yeniden yorumlanan ve yeniden hissedilen bir dinamizmi de bünyesinde taþýr. Dr. Adnan Büyükdeniz
Ekim 2010, 1. Baský, 373 sayfa, 265 mm x 185 mm
|